Yazdır
Kategori: Cihâd Emîri – Harbiye Dâiresi

Hilafet Devleti, Anayasa, Madde 69: Orduda, İslam ordusu vasfıyla görevini yapmasına imkan veren silah, cephane, teçhizat, levazım ve mühimmat bulundurulmalıdır.

Bu maddenin delili; Allahuteala’nın şu kavlidir:

}وَأَعِدُّوا لَهُمْ مَا اسْتَطَعْتُمْ مِنْ قُوَّةٍ وَمِنْ رِبَاطِ الْخَيْلِ تُرْهِبُونَ بِهِ عَدُوَّ اللَّهِ وَعَدُوَّكُمْ وَآَخَرِينَ مِنْ دُونِهِمْ لَا تَعْلَمُونَهُمُ اللَّهُ يَعْلَمُهُمْ{

“Onlara karşı gücünüz yettiğince kuvvetten ve (cihat için beslenen) savaş atlarından hazırlayın ki hem Allah’ın düşmanlarını hem kendi düşmanlarınızı hem de onlardan başka sizin bilmeyip de Allah’ın bildiği diğerlerini korkutasınız.” [el-Enfâl 60] Dolayısıyla savaş için hazırlık yapmak farzdır. Bu hazırlığın ise hem düşmanları hem de tebaanın içindeki münafıkları korkutacak şekilde görünür olması gerekir. Zira Allahuteala’nın

{تُرْهِبُونَ}

“korkutasınız” kavli hazırlığın illetidir. Dolayısıyla kendisi için koyulduğu illet -ki düşmanı ve münafıkları korkutmaktır- gerçekleşmedikçe hazırlık tamamlanmış olmaz. Korkutma hasıl oluncaya kadar ordu için silah, mühimmat, levazım ve diğer teçhizatların temin edilmesinin farziyeti işte buradan gelmektedir ve bu ordunun misyonunu -ki İslam davetini yaymak için cihattıryerine getirmeye muktedir olması için evla babındandır. Allahuteala, bize hazırlık yapılmasıyla ilgili ayet ile hitap ederken hazırlığın illetinin hem görünür düşmanları hem de görünmez düşmanları korkutmak olduğunu belirtmiştir. Allahuteala şöyle buyurmuştur:

}وَأَعِدُّوا لَهُمْ مَا اسْتَطَعْتُمْ مِنْ قُوَّةٍ وَمِنْ رِبَاطِ الْخَيْلِ تُرْهِبُونَ بِهِ عَدُوَّ اللَّهِ وَعَدُوَّكُمْ وَآَخَرِينَ مِنْ دُونِهِمْ لَا تَعْلَمُونَهُمُ اللَّهُ يَعْلَمُهُمْ{

“Onlara karşı gücünüz yettiğince kuvvetten ve (cihat için beslenen) savaş atlarından hazırlayın ki hem Allah’ın düşmanlarını, hem kendi düşmanlarınızı, hem de onlardan başka sizin bilmeyip de Allah’ın bildiği diğerlerini korkutasınız.” [el-Enfâl 60] Ayetteki son derece dikkatliliğin mülahaza edilmesi gerekir ki Allah, hazırlığı savaş için değil ancak korkutmak için emretmiştir. Bu ise etkili bir üsluptur. Çünkü düşmanın Müslümanların gücünü bilmesi onu Müslümanlara saldırmaktan ve Müslümanlarla yüz yüze gelmekten korkutur. Bu ise savaşları kazanmanın ve zafer elde etmenin en etkin üslubudur.