Yazdır
Kategori: Yargı

Hilafet Devleti, Anayasa, Madde-87: Mezâlim kâdısı; devlet tebaasından olsun yada olmasın, devlet otoritesi altında yaşayan herhangi bir kimseye karşı devletten kaynaklanan her tür zulmü –ki bu zulüm ister bizzat halife tarafından isterse halifenin altındaki yöneticiler ve memurlar tarafından yapılsınkaldırmak için nasbedilen kâdıdır.

Hilafet Devleti, Anayasa, Madde-87: Mezâlim kâdısı; devlet tebaasından olsun yada olmasın, devlet otoritesi altında yaşayan herhangi bir kimseye karşı devletten kaynaklanan her tür zulmü –ki bu zulüm ister bizzat halife tarafından isterse halifenin altındaki yöneticiler ve memurlar tarafından yapılsınkaldırmak için nasbedilen kâdıdır.

Bu madde, mezâlim kâdısına dair bir tariftir. Mezâlim kadâsında aslolan; Nebi [Sallallahu Aleyhi ve Sellem]’in; yöneticinin, raiyyenin yönetiminde haklılık yönünden olmayan işler yapmasını    مظلمة“mazlime” olarak değerlendirdiğine dair yapılan rivayettir ki Enes’ten şöyle dediği rivayet edildi: Resul [Sallallahu Aleyhi ve Sellem] zamanında fiyatlar yükseldi. (İnsanlar) dediler ki: “Yâ Resulullah! Sen fiyat koysan (sınırlandırsan)?” Bunun üzerine şöyle buyurdu:

«إِنَّ اللَّهَ هُوَ الْخَالِقُ الْقَابِضُ الْبَاسِطُ الرَّازِقُ الْمُسَعِّرُ، وَإِنِّي لأَرْجُو أَنْ أَلْقَى اللَّهَ وَلا يَطْلُـبُنِي أَحَدٌ بِمَظْلِمَةٍ ظَلَمْـتُهَا إِيَّاهُ فِي دَمٍ وَلا مَالٍ»

“Yaratan da, daraltan da, genişleten de, rızk veren de, fiyatlandıran da Allah’tır. Ben, ne kan ne de mal hususunda herhangi bir kimseye yaptığım herhangi bir mazlime benden talep edilmeksizin Allah ile karşılaşmayı umarım.” [Ahmed rivayet etti] Dolayısıyla Nebi [Sallallahu Aleyhi ve Sellem], fiyatlandırmayı mazlime olarak değerlendirmiştir. Çünkü bunu yapsaydı, hakkı olmayan bir şey yapmış olurdu. Aynı şekilde herkesin tarlasını bir kamu suyundan sıra ile sulaması gibi devletin insanlar için düzenlediği genel haklarda ortaya çıkan meselelere bakılmasını mezâlimden saymıştır. Zira Resulullah [Sallallahu Aleyhi ve Sellem], Zubeyr Bin Avvam [RadiyAllahu Anh] ile Ensardan bir adamın tartıştığı sulama meselesine baktı ve bizzat kendisi gelerek Zubeyr’e dedi ki:

«اسْقِ يَا زُبَيْرُ ثُمَّ أَرْسِلِ الْمَاءَ إِلَى جَارِكَ»

“(Önce) sen sula ey Zubeyr, sonra suyu komşuna sal.” [Muttefikun Aleyh/ Lafız Muslim’e ait] Bundan ötürü ister yöneticiden isterse devletin düzenlemelerinden ve emirlerinden dolayı olsun, herhangi bir şahıs üzerinde herhangi bir mazlime meydana geldiği takdirde, bu iki hadisten anlaşıldığı üzere mazlime olarak değerlendirilir ve bu mazlime hakkında hükmetmesi için mesele halifeye veya mezâlim kâdılarından halifenin o meselede niyabet verdiklerine götürülür.