Yazdır
Kategori: Yargı

Hilafet Devleti, Anayasa,

Madde 81: Kâdı, yalnızca Kadâ Meclisinde hüküm verebilir. Delil ve yemin de ancak Kadâ Meclisinde geçerli olur.

Bu maddenin delili; Abdullah İbn-uz Zubeyr’in şöyle dediğinin rivayet edilmesidir:

»قَضَى رَسُولُ اللَّهِ   أَنَّ الْخَصْمَيْنِ يَقْعُدَانِ بَيْنَ يَدَيِ الْحَكَمِ«

"Resulullah [SallAllahu Aleyhi ve Sellem] iki hasımın hakimin önünde oturmalarına hükmetti." [Ahmed ve Ebu Davud tahric ettiler/Lafız Ebu Davud'a ait] İşte bu hadis, kadânın içerisinde hasıl olduğu şekli beyan etmektedir. Bu ise bizatihi meşru bir şekildir. Yani kadânın içerisinde hasıl olduğu muayyen bir şeklin varlığı kaçınılmazdır ki bu hasımlar hakim karşısında otursunlar. İşte bu, Kadâ Meclisidir ve kadânın sıhhati için şarttır. Yani kadânın içerisinde gerçekleşeceği muayyen bir meclisin varlığı kaçınılmazdır ki kadâ olabilsin. Bu, hasımların hakim karşısında oturdukları meclistir. Ali hadisi de bunu teyit etmektedir. Nitekim Resulullah [SallAllahu Aleyhi ve Sellem] Ali’ye şöyle demiştir:

»يَا عَلِيُّ، إِذَا جَلَسَ إِلَيْكَ الْخَصْمَانِ فَلاَ تَقْضِ بَـيْـنَهُمَا حَتَّى تَسْمَعَ مِنَ الآخَرِ كَمَا سَمِعْتَ مِنَ الأَوَّلِ«

“Yâ Ali! Taraflar senin önünde oturdukları zaman birini dinlediğin gibi diğerini de dinleyinceye kadar sakın onlar arasında hüküm verme!"[Ahmed tahric etti] İşte bu şekilde

]الخصمانإذاجلسإليك[

Taraflar senin önünde oturdukları zaman” kavli ile hususi bir meclisi beyan etmiştir. Dolayısıyla Kadâ Meclisi, kadânın sıhhati için şarttır. Keza yeminin muteber olması için de şarttır. Bu Resul [SallAllahu Aleyhi ve Sellem]’in şu kavlinden dolayıdır:

»وَلَكِنَّ الْيَمِينَ عَلَى الْمُدَّعَى عَلَيْهِ«

"Velakin davalıya yemin gerekir." [İbn-u Abbas kanalıyla muttefekun aleyh] Kadâ Meclisinde olmadıkça üzerinde bu sıfat,

]الْمُدَّعَى عَلَيْهِ[

“davalı” sıfatı bulunmaz. Keza beyyine de Kadâ Meclisinde olmadıkça herhangi bir itibara sahip olmaz. Bu da Resul [SallAllahu Aleyhi ve Sellem]’in şu kavlinden dolayıdır:

»الْبَيِّنَةُ عَلَى الْمُدَّعِي«

"davacıya beyyine (kanıt) gerekir. " [İbn-u Hacer'in ifade ettiği üzere el-Beyhaki, sahih isnat ile tahric etti] Kadâ Meclisinde olmadıkça üzerinde bu sıfat,

»الْمُدَّعِي«

“davacı” sıfatı bulunmaz.